Mercek Altında

Suriye rejiminin İdlib’in kuzeyinde yerinden edilenlerin kaldığı kampları bombalamasının anlamı

Suriye rejiminin İdlib’in kuzeyinde yerinden edilenlerin kaldığı kampları bombalamasının anlamı
 

 


6 Kasım 2022 Pazar sabahı Suriye rejim güçleri, İdlib’in kuzeyinde, Türkiye sınırına yakın Kefer Calis bölgesi yakınındaki yerinden edilenlerin kaldığı Meram, Vatan, Vadi Hac Halid, Kefer Ruhin, Murin ve Buaybaa kamplarını hedef aldı.

Lazkiye kırsalındaki Curin üssündeki rejim güçleri, Uragan çok namlulu roketatar sistemiyle karadan karaya, savaşta kullanılması yasak olan 17 misket bombası attı. Saldırıda 3’ü çocuk ve biri kadın 9 sivil öldü, 70’e yakın kişi de yaralandı. 

Yerinden edilenlerin kaldığı kampları hedef alan silahların kullanılması, rejimin çok büyük insani kayıp verdirmeyi hedeflediğini gösteriyor. 

Görünüşe göre rejimin Moskova ve Tahran’daki destekçileri, bu tür saldırıları aracılığıyla, yerinden edilenleri kullanarak rejim ile Ankara arasında devam eden müzakerelerde siyasi ve ekonomik kazanımlar elde etmeye çalışıyor. Bu tür saldırılar, garantör olarak Türkiye’nin diğer yerleşim yerlerine göre daha güvenli olması beklenen kampları himaye edemediğini göstererek muhalif bölgelerdeki halkı Ankara’ya karşı tahrik ediyor. Ayrıca bu saldırılar sınır güvenliğini bozuyor ve tekrarlanması halinde yerinden edilenleri tekrar göç etmeye zorluyor.

Rejim destekçileri ayrıca bu saldırılarla Türkiye’nin Suriye’nin kuzeybatısındaki sükuneti koruma ve daha fazla mültecinin geri dönüşünü kolaylaştırma arzusundan faydalanarak kazanımlar elde etmeye çalışıyor. Bu kazanımlar içinde rejim ile Ankara arasındaki temasları siyasi ve diplomatik düzeye çıkarmak, muhalif bölgelerle sınır kapılarını açmak ve Suriye’nin kuzeybatısındaki Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) geri çekilmesi veya yeniden konuşlandırılmasını sağlamak gibi kazanımlar yer alıyor.

Bu saldırı rejimin, tavrını değiştirmediğini ve değiştirmeyeceğini, sivillere boyun eğdirmek ya da başkalarına mesaj göndermek tüm ateş gücünü kullanmaktan çekinmediğini gösteriyor. 

Beklendiği gibi Türkiye, 8 Kasım 2022’de yaptığı açıklamada rejimin ve müttefiklerinin sorumluluğuna atıfta bulunmaksızın, yerinden edilenlerin kaldığı kamplara yönelik saldırıyı kınayan ve “ilgili tarafları” anlaşmalara uymaya davet eden bir açıklama yayınlayarak gerginliği kontrol altına almaya çalıştı. 

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun, ülkesinin rejimle temaslarının istihbarat düzeyinden siyasi düzeye geçmesine imkân sağlayacak “uygun bir ortamın” varlığına ilişkin bir değerlendirme yapma niyetinden bahsetmesi, rejimin davranışlarını kontrol altına alma girişiminin bir parçası olarak görülüyor. Bu süreçte Ankara hükumeti, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılması için uygun ortamı düzenlemeye odaklanıyor.

Genel olarak bu saldırı, rejim yanlılarının Türkiye’yi Suriye dosyasında ve diğer dosyalarda esneklik göstermeye zorlamak için baskı yapma, Suriye’nin kuzeyindeki sahnenin karıştırılabileceği ve yaklaşan seçimler öncesinde Türkiye’nin iç ve dış düzenlemelerini etkileyebileceğini hatırlatma kapsamında meydana geldi.